20. dakikadan 20. yıla sayısız fayda…
Tek bir adedinde 4 binden fazla kimyasal madde bulunduran sigara, Dünya Sağlık Örgütü'ne göre 'tedavi edilmesi gereken bir hastalık!' DSÖ dünya genelinde sigara kullanımındaki artışın son yıllarda ürk
Tek bir adedinde 4 binden fazla kimyasal madde bulunduran sigara, Dünya Sağlık Örgütü’ne göre ‘tedavi edilmesi gereken bir hastalık!’ DSÖ dünya genelinde sigara kullanımındaki artışın son yıllarda ürkütücü olduğunu belirtirken, buna karşın hastalık kapıyı çalmadan sigarayı bırakan ve sağlıklı bir yaşam için kolları sıvayanların varlığı da umut veriyor. Acıbadem Altunizade Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Hacer Kuzu Okur “Sigarayı bırakan kişilerin vücudunda ilk dakikalardan itibaren farklılıklar başlıyor. İlk 20 dakikada nabız ve kan basıncı normale dönerken bir yılda kalp hastalıkları riski yarı yarıya azalıyor. Faydalar bununla da sınırlı değil” diyor. Doç. Dr. Hacer Kuzu Okur 9 Şubat Dünya Sigarayı Bırakma Günü kapsamında, sigarayı bırakanları bekleyen faydaların takvimini çıkardı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
Kalpten kansere zararları yapılan araştırmalarla defalarca kanıtlanmış bir zehir sigara. Katrandan amonyağa, arsenikten böcek zehirine dek içerdiği 4 bin 500’ü aşkın kimyasal madde bir başka deyişle zehirle, ilk nefesten itibaren sağlığımızı vurmaya başlıyor. Bu maddelerden bazılarının kanser oluşumuna bazılarının da kanserin ilerlemesine neden olduğunu belirten Acıbadem Altunizade Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Hacer Kuzu Okur “Saatte 200-250 km hızla ve 100 derecenin üzerinde sıcaklıkla dumanının ağız içine çarpmasıyla ağız, dil, yemek borusu, solunum yolları, akciğerler ve mideye ulaşır.Dumanının içinde bulunan zararlı maddeler saniyeler içinde kan damarları, kalp, beyin, böbrekler, mesane gibi pek çok organa ulaşarak zarar vermeye başlar” diyor.
DSÖ’ye göre ‘tedavi edilmesi gereken bir hastalık!’
Sigaranın zararlarının en fazla ve en hızlı solunum sisteminde görüldüğünü, Dünya Sağlık Örgütü’nün en son verilerine göre tüm kanserlerin dörtte birinin nedeninin sigara olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Hacer Kuzu Okur, “Dünya Sağlık Örgütü sigara içmeyi tedavi edilmesi gereken bir hastalık olarak kabul etmektedir. Sigara içmediği halde pasif olarak dumanına maruz kalanlarda da kanser ve kalp hastalığı riskinin arttığı gösterilmiştir. En ölümcül olan akciğer kanserinin yüzde 90 nedeni sigara kullanımıdır. Sigara içenler içmeyenlere oranla 20 kat daha fazla akciğer kanseri olma riskine sahiptir. Günlük bir paket sigara tüketen bir kişide kansere yakalanma riski 10 kat fazla iken iki paket sigara içenlerde bu risk 25 kata çıkmaktadır” diyor.
Bırakmayla faydaları başlıyor!
15 yıl sigara içmiş aynı yaş ve cinsiyette iki kişi üzerinden yola çıkarak çarpıcı bir örnek veren Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Hacer Kuzu Okur “Bu iki kişiden birinin sigara içmeye devam etmesiyle, her sigara ile ömründen 12 dakika azalmaya devam ederken, hastalıklara yakalanma riski artıyor. Sigarayı içmeye devam etmesiyle kişinin kendi yaşıtlarına göre yaşam süresi 15 yıl kısalıyor” diyor. Buna karşın, sigarayı bırakan kişinin vücudunda ilk 20 dakika içinde olumlu gelişmeler yaşandığını vurgulayan Doç. Dr. Hacer Kuzu Okur, bu olumlu gelişmeleri, iyileşmeleri takvimle açıklıyor;
İlk 20 dakikada:
Sigarayı bırakan kişinin vücudunda ilk dakikalardan itibaren farklılıklar başlıyor. Sağlıklı bir insanın nabzı normalde dakikada 80-100 kere atarken, sigara içen kişilerde nabız atımı 100’ün üzerine çıkarak yüksek tansiyon gibi ciddi bir soruna neden olabiliyor. Oysa sigarayı bıraktıktan sonra ilk 20 dakikada kan basıncı ve nabız normale dönüyor. El ve ayaklardaki ısı artışı da düzeliyor. Tansiyon normal sınırlara yaklaşıyor.
İlk 8 saatte:
Nefesteki kötü koku, kandaki oksijen ve karbonmonoksit düzeyi 8 saatte normale dönüyor.
1. günün sonunda:
Kalp krizi riski 24 saat içinde azalmaya başlıyor.
2. günün sonunda:
Tat alma ve koku duyusu 48 saatte artmaya başlıyor.
3. günün sonunda:
Sigarayı bırakan kişi nefes darlığı sorununun azalmaya başladığını ve nefes almasının kolaylaştığını 3 gün içinde hissetmeye başlıyor. Kandaki karbonmonoksit gazı azalmaya başladığı için halsizlik ve baş ağrısı gibi sorunlar da azalıyor.
2-12 hafta sonunda:
Sigarayı bıraktıktan 2-12 hafta içinde dolaşımı düzelmeye başlıyor, öksürük şikayeti varsa azalıyor, balgam sorunu yarı yarıya azalıyor. Bağışıklık sistemi güçlenmeye başlarken yürümesi kolaylaşıyor ve akciğer fonksiyonları düzelmeye başlıyor.
3-9 ay içinde:
Bırakmayı takiben 3-9 ay içinde öksürük ve nefes darlığı azalıyor, enfeksiyon riski azalıyor ve enerjisinde artış hissediyor.
1 yıl sonra:
Bir yıl sonra kalp hastalığına yakalanma ve kalp krizi riski yarı yarıya azalıyor.
5 yıl sonra:
Beş yıl sonra KOAH riski yarı yarıya azalıyor ve felç riski azalmış oluyor.
10 yıl sonra:
Dudak, trakea, özefagus kanseri riski 10. yılın sonunda yarı yarıya azalmış oluyor.
15 yıl sonra
15 yılın sonunda kalp damar hastalık riski hiç içmemiş kişiyle eşit hale geliyor.
15-20 yıl sonra
Akciğer kanseri riski ise 15-20 yıl sonra yüzde 50-90 oranında azalıyor.
Çocuklar pasif içici sınıfında bulunuyor
Sigara içmeyen bir kişinin başka birinin içtiği sigaranın dumanına maruz kalmasına pasif sigara içiciliği denilmektedir. Pasif içiciler sigara kullanmasalar bile, içen kişiler kadar bu zararlı maddelerden etkilenirler. Çocuklar da genellikle pasif olarak sigaranın zararlarına maruz kalmaktadır. Erişkin bireyler çocuklarının yanında sigara içmemek ve özendirici olmamak için evin farklı alanlarını ya da balkonunu kullanabilmektedir. Buna rağmen içilen sigara kişinin üzerine sindiği için çocuğun yanına yaklaştığında yine de ona zarar verebilir.
Gebelikte içilen sigara bebeği olumsuz etkiliyor
Anne adayları gebelikte sigara kullanmamalıdır. Sigaranın içinde bulunan birçok madde büyüme ve gelişme döneminde olan fetüsü olumsuz yönde etkiler. Sigara kullanan bir anne adayında nikotin yaklaşık yüzde 90 oranında fetüse geçer. Nikotin plasental damarlarda büzülmeye yol açarak bebeğe giden yaşamsal maddelerin azalmasına yani uteroplasental yetersizliğe neden olur. Karbonmonoksit ise plasentayı geçerek fetüsün oksijen miktarının düşmesine yol açar. Sigaranın diğer zararlı etkileri şu şekilde sıralanabilir:
Gebelikte sigara kullanımının 10 zararı
• Rahim içi büyüme kısıtlılığı görülür, bebek kilo alamaz. Fetal büyümede geriliğe yol açar.
• Anne karnında gebelik haftasına göre düşük tartılı doğumlar gerçekleşir.
• Doğumsal anomaliler görülür.
• Gebelik düşük doğumla sonuçlanabilir.
• Akciğerlerin gelişimi bozulur.
• Erken membran rüptürü yaşanır yani anne adayının daha doğum başlamadan amniyon kesesi yırtılır, suyu gelir.
• Plasental sorunlar oluşur.
• Yenidoğan döneminde ani bebek ölümü sendromu görülür.
• Anne sütü az salgılanır, bebek beslenemez.
• Bebek sık enfeksiyon geçirir.
Sigara dumanı çocukları nasıl etkiliyor?
• Gözde irritasyon, kuruluk, görmenin etkilenmesi ve görmede bulanıklık yapabilir.
• Sigara dumanı solunum yollarını tahriş ederek, solunum yollarını döşeyen epitel hücrelerin, siliaların işlevini bozar.
• Solunum yollarının yapısı bozulduğu için solunum yolu enfeksiyonlarına yatkınlık görülür.
• Solunum sisteminde üst solunum yolu enfeksiyonları, alt solunum yolu enfeksiyonları, hırıltı, reaktif hava yolu hastalığı, astım, astım atakların tetiklenmesi, solunum yollarında kuruluk, öksürük atakları, gece öksürükleri ve orta kulak enfeksiyonu riski artar.
• Kardiyovasküler sistem, nörodavranış sistem ve çocukluk çağı kanserlerin gelişmesini tetikler.
Çocukları sigaranın zararlı etkilerinden korumak için…
Evin hiçbir bölümünde ya da yakınlarında sigara içilmemeli, içilmesine izin verilmemelidir. Arabada cam açık olsa bile sigara kullanılmamalıdır. Kreşlerde, bakım evlerinde, anaokullarında, okullarda ve çocukların zaman geçirdiği yerlerde sigara içilmediğinden emin olunmalıdır. Sigaranın içilmediği ve çocukların sigara dumanına maruz kalmayacağı mekanlar tercih edilmelidir. Çocuklar erken yaşlardan itibaren sigaranın zararlı etkileri konusunda bilinçlendirilmelidir.